25-31 Ağustos 2014 Haftasının Yorumları...
Haftanın Gökyüzü Olayları
G1 | G2 | açı | etki başlangıcı | açı kesinleşmesi | etki sonlanması |
Mars | Satürn | kavuşum | 18.8.2014 | 25.8.2014 | 29.8.2014 |
Venüs | Uranüs | üçgen | 23.8.2014 | 25.8.2014 | 26.8.2014 |
Venüs | Mars | kare | 24.8.2014 | 27.8.2014 | 29.8.2014 |
Merkür | Mars | altmışlık | 24.8.2014 | 25.8.2014 | 26.8.2014 |
Merkür | Satürn | altmışlık | 24.8.2014 | 25.8.2014 | 26.8.2014 |
Venüs | Satürn | kare | 25.8.2014 | 26.8.2014 | 27.8.2014 |
Güneş | Neptün | karşıt | 27.8.2014 | 29.8.2014 | 30.8.2014 |
25 Ağustos 2014 PAZARTESİ
Haftanın ilk günü saat 12:32 YE KADAR AY
ASLAN BURCUNDA VE BOŞLUKTA olacak. Bu
saatten sonrası ise yaklaşık 2,5 gün için BAŞAK BURCUNA geçecek. Bu saatten
sonrası çok daha ciddi ve üzerinde durulması gereken işler, hata yapmayayım
kaygısı, aman boşa zaman geçirmeyelim, verim alalım isteği ağır basacak.
Detaylı ve dikkat gerektiren işler, araştırma, incelemeler, temizlik, sağlık
konuları ve yapılmış işleri düzeltme, yeniden planlama ya da organize etme
odaklı şeyler, el becerisi ile alakalı işler, hastane kontrolleri, tedavi
planları gibi şeyler açısından değerlendirilebilecek bir zaman dilimindeyiz. Ancak
yeni başlangıçlar için Ayın yeniay öncesi son fazında olduğunu ve o kadar da
destekleyici olmadığını aklınızdan çıkarmamakta fayda var…
SAAT 17:12 DE 2 DERECE BAŞAK BURCUNDA BİR
YENİAY meydana gelecek. Bu kez yeniay oldukça etkili bazı başlangıçları
beraberinde getirecek ve olaylı denilebilecek nitelikte gerçekleşecek
diyebiliriz. Zira Yeniayın gökyüzünde kesinleşecek olan ve bugünlere damgasını
vuran önemli transitler mevcut. Mars Satürn kavuşumunun etkilerinden genel
olarak zaten geçtiğimiz günlerde bahsetmiştim. Tekrar okumak isteyenler için
yeniden paylaşıyorum… http://astrokarmik.blogspot.com.tr/2014/08/mars-saturn-kavusumu-test-zamanndayz.html
Bunun yanında, Venüs Uranüs üçgen açısı
ile birlikte, yeniayın yöneticisi konumundaki Merkür’ün de Mars ve Satürn ile
destekleyici açıları da devrede olacak.
YENİAYLAR başlatma, temel atma, yenilikler
yaratma, silkelenme, adım atıp ilerleme kaydetme, kendi isteklerimiz adına
hamle yapabilme enerjisini ve doğal olarak da bunun eşliğinde bazı şeyleri
geride bırakabilme ve işe yaramayanları da bitirebilme cesaretini bize veren
gökyüzü olayları…
Yani bir sayfayı kapatıp yeni bir sayfa
açma etkisi yapıyor.
Boşluk yaratmışsak yenileriyle dolduruyor…
Gereksizden kurtulmuşsak, ihtiyaç
duyduğumuzu hayatımıza taşıyıveriyor…
Her birimizin haritasındaki etki alanı ve
temas ettiği nokta ve gezegenler açısından ayrı birer anlam içermekle birlikte
genel Başak temaları düşünüldüğünde başlıca ve en yoğunlukla tetikleyeceği
konular şu şekilde olacak:
·
Organizasyon ve hizmet içerikli
çalışmalar,
·
Araştırma ve inceleme içerikli detaylı
işler,
·
Düzen ve hijyen bağlantılı aktiviteler,
·
Sağlık ve şifa konulu adımlar,
·
Bize bağlı çalışan ya da bize hizmet sunan
kişiler ile ilgili olaylar
·
Yeni bir iş ortamına, yeni bir göreve
başlamak,
·
Yazmak, el becerisi gerektiren işlere
girişmek,
·
Yeni bir tedaviye başlamak
·
Günlük alışkanlıklarınız, diyet ve
egzersiz programlarınızda yeni bir aksiyon almak,
·
Ev ya da iş ortamınızda temizlik ve yeni
düzenlemelere girişmek, gereksiz eşyalardan kurtulmak,
·
Analiz ve raporlama yapmak, araştırmaya
başlamak,
·
Yeni planlamalara girişmek,
·
Rutinleri revize etmek,
·
Fayda ve üretkenlik adına hayatımızla ve
yaşam biçimimizle ilgili sorgulamalar yapmak,
·
Kime ve neye yarar sağlayabilirim, yaşamı
nasıl daha pratik hale getirebilirim gibi sorulara cevap aramak,
·
Sahip olduğumuz maddesel varlıkları,
eşyalarımızı, var olan ve kalıplaşmış olan alışkanlıklarımızı, hayatımızın
temel taşı yerine koyduğumuz prensiplerimizi gözden geçirmek,
·
Hem fiziksel açıdan hem de iş listesi
konusunda bir temizlik yaratmak,
·
Yenilere yer açmak açısından fırsat
niteliğinde bir dönem olabilir.
Kusursuz olsun ve takdir edileyim
dediğiniz bir iş varsa başlayın derim.
Burada bir hatasızlık ve hatta hataya
tahammülsüzlük enerjisi hakim. Yani işin ucunda keyif ve keyif vermek amacı
değil de daha çok verimlilik yaratma, gönül okşama değil de can sıkıcı olsa
bile gerçeklerden bahsetme teması hakim.
Bu etki altındayken başlanan işlerin ancak
ayakları yere basan nitelikte olanları devamlılık gösterecek diyebilirim.
Bu kez yapacağımız başlangıcın devamının
nasıl olacağı, detayları, artısı eksisi, olası tüm riskleri hesaplanmış, tüm
basamaklar önceden tespit edilmiş ve önlemi alınmış, bildik ve emin odluğumuz
yöntemler kullanılmış ve hata payı mümkün olan en düşük seviyeye indirilmiş
olmalıdır.
Yani yeniay bize, bu taze enerji ile
kalkacağımız işlerde çok çalışıp yorulacağımızı ancak eğer çalışmaya devam
etmişsek kazançlı çıkacağımızı gösteriyor.
Peki bu arada eklenen diğer vurucu etkili
transitlerin yeniaya katkısı nasıl olacak bir de ona bakalım:
VENÜS URANÜS ÜÇGENİ, monotonluktan
kurtulma ihtiyacı, pek çok konuyla ilgilenme ve her şeye heves edip her şey
için heyecanlanabilme etkisi yaratacak. Değişiklik ve özgürce hareket etme
isteğimiz artacak.
Bu değişiklik ve yenilik arayışını
sevdiklerinizle birlikte yaşama şansınız da var tabi ki. Ama asıl niyet bağları
gevşetip özgürce bir şeyler yaşamak ve bireyselliğin tadına varmak olacak...
Gelip geçici ama öyle değilmiş gibi bizi
içine çeken bir takım ilişkilere yelken açabiliriz mesela... Ani yakınlaşmalar
ve ani kopuş kararları alınabilir. Her durumda özellikle ilişkimizi
ilgilendirebilecek bu yeni ruh hali bize keyif verecek gibi görünüyor bu yeniay
ile birlikte… Her heves ettiğimiz duruma düşünmeden atlamamak, sonradan pişman
olacağımız ve keyfimizi kaçıracak hamleler yapmamızı engelleyebilir.
Biraz sakin olup azıcık ağırdan almak en
güzeli… Aynı anda birçok yerde olmak, daha çok yer keşfetmek, daha çok insanla
tanışmak ve daha çok şey deneyimleyip paylaşmak ihtiyacımıza,sukunet katarsak kazançlı
çıkarız…
HAYATINIZDAKİ BAZI ŞEYLERİ DEĞİŞTİRMEK,
YENİLİKLER VE FARKLILIK KATMAK İSTEĞİNİZ VARSA, YENİAY İLE BİRLİKTE BUNA FIRSAT
YARATMA ŞANSINI DA BULABİLECEKSİNİZ.
Rutinlerin sıkıcılığı tavan yapacak.
Sıradan olan hiçbir şeyi devam ettirmemek gibi bir önceliğimiz olacak. UFACIK
KIVILCIMLARDAN BÜYÜK FENER ALAYLARI OLUŞTURMA ENERJİSİNDE OLACAĞIZ. Heyecana
kapılan tavırlar gelenin de gidenin de kalıcı olup olmadığını gözetmeden
harekete geçme etkisi yaratacak. Bu nedenle de stres artırıcı olarak
çalışabilecek. Ancak bu arada bir adım atsam hayatım ne kadar renklenirdi,
coşkum artarı dediğiniz değişimleri yaratmak için de dinamo etkisi yapabilir bu
transit.
MARS-SATÜRN KAVUŞUMU etkisi ise standart
bir yeniay enerjisinin aksine biraz stresi yoğun bir yeniay sürecinde
olduğumuzu gösteriyor ne yazık ki bize. ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞINIZ BİR İŞ VARSA,
KONSANTRE OLUP HIZ KAZANDIRMAK, MEVCUT İMKANLARINIZI ZORLAYIP HIZLI VE SOMUT
BİR ŞEYLER ELDE ETMEK İÇİN ELVERİŞLİ OLABİLİR.
Bizim inancımızı, gerçekten isteyip
istemediğimizi, kararlılığımızı sorgulayan, test eden, tekrar düşün, gücünü
ortaya koy, zamanı doğru kullan, stratejik davran diyen etkiler altında
olacağız.
Bir şeyleri çok fazla ve hemen heyecanla
isteme, ancak bu durumun tam olarak istediğiniz şekilde ya da zamanla
gerçekleşmeyeceğini fark edip hevesinizin kaçması, inatlaşan, zorluk çıkaran,
eleştiren muhalefetle karşılıklı gelme, “dur bakalım ne bireysel hedefleri, ne
özgürleşmesi, önce yapman gereken o kadar çok şey var ki” diyen seslerle
mücadele etmek gibi durumlar söz konusu...
Aynı külkedisi masalında olduğu gibi...
Hikayenin bütününe baktığımızda… Satürnyen
bir üvey anne ve ablalar temasının içindeki Külkedisi, Marsiyen dürtülerle, her
ne pahasına olursa olsun gözünü karartıp gitmek zorunda hissettiği ve karşı
koyamadığı bir davet ikilemi arasındayız.
Otorite konumundan gelen, “gidebilirsin
ama önce şu kadar işi bitirmen, hizmet etmen gerekiyor” diyen dirençli sesler
var. Külkedisi ise ne yapması gerekiyorsa sabırla yerine getiriyor. Ama sonuç
değişmiyor. Masal gereği ortaya çıkan bir peri olmazı oldurup külkedisinin “mutlaka
istiyorum” diyen dürtüsünü harekete geçiriyor. Ve nihayetinde istek gereceğe dönüşüyor.
Mutlu sonun nasıl gerçekleştiğini hepimiz biliyoruz.
Zamana bırakılmış, sabırla beklenmiş ve de bu sona eninde sonunda ulaşılmış bir
masal bu…
Bu masaldan da yola çıkarak bu süreçte
girişilen işlerde, normalde belki de çılgınlık gibi görünen başlangıçlarda, şartların
pek planladığımız doğrultuda gelişmeyebileceğini aklımızdan çıkarmamakta fayda
var.
Ne için ve neye karşı bir mücadele
verdiğinizi, asıl hedefinizi aklınızdan çıkarmamaya gayret edin.
Risk almak, zorlayıcı bir işe girişmek ve hızlıca
yol alayım dediğimiz işlerin başlangıçlarını yapmak için uygun bir etki değil belki
ancak külkedisi masalını aklınıza getirin…
O riski almamış olsaydı, prensle tanışma
fırsatı gerçekten olacak mıydı?
Ama bunun yanında, kendinden geçip zamanın
farkındalığından uzaklaşmasaydı belki de amacına çok daha erken ulaşabilecekti.
Hadi temkini elden bıraktı diyelim, risk
gerçekleştiğinde korkuları kaygılarıyla yüzleşmek yerine kaçmayı tercih
etmeseydi olay belki de çok daha erken nihayete erecekti. Neyse biz yine
dönelim standart sonuca…
Onu da yapmadı, bunu da yapmadı ama
sonuçta olayı yine de zamana ve zamanın iyileştirici akışına bıraktı…
Benzer etkiler altındayken, Mars Satürn
kavuşum yazımda da bahsettiğim üzere, BUGÜNLER DOLU DOLU GÜLMEYİ, OLAYLARIN
POZİTİF TARAFLARINI GÖREBİLMEYİ, ÖFKE VE AGRESYON KONTROLÜNÜ, ESNEK KALABİLMEYİ
BECERMEK HER ZAMANKİNDEN ÇOK GAYRET GEREKTİRİYOR.
Bir şekilde içinde bulunduğu durumu
kontrol edebilen, otokontrol sergileyebilen, hırsına zeka ve bilgelik
katabilen, iyiliğe hizmet edecek şekilde nefsini kontrol edebilen, tecrübelerden
fayda sağlayan, inancını yitirmeyen, başka inançları da anlamaya gayret eden
kişilerin gerçek anlamda başarı ve kazanca doğru hamle yapabileceğini,
emeklerinin karşılık bulacağını işaret ediyor gökyüzü.
Yeniayın yöneticisi Merkür’ün bu zorlayıcı
kavuşum açısına desteği ise, işe kesinlikle sağduyu ve aklıselim katmak
gerekliliğini vurguluyor. Zorlukları, düğüm haline gelmiş iplikleri, paslanmış
kilitleri açacak olan şeyin, detaycı zihinler, zihinsel beceriler, doğru
iletişimler, mantıksal olandan ayrılmamak ve de fikirleri ve isteklerimizi
doğru biçimde ifade edebilmek, sükûneti koruyup düşünmeden yapılan hamlelerden
kaçınabilmek olduğunu ifade ediyor…
T.C. haritası açısından bakacak olursak,
ülkemizin transit ve iletişim kanallarını, kara hava ve deniz yoluyla olan tüm
taşımacılık işlerini, komşu ülkelerle olan ilişkilerimizi ve eğitim öğretim
sistemi ile alakalı konuları ilgilendirecek bu kez yeniay. Yeni ve önemli yol
yapım çalışmaları başlayabilir ya da tamamlanan yollar kullanıma açılabilir.
Komşu ülkeler ile olan ilişkilerimiz yeni bir form alabilir yeniay sonrası
dönemde… Eğitim öğretim yılı yeni düzenlemeleri de beraberinde getirebilir
öğrenciler ve veliler açısından.
Genel olarak bakarsak, bu yeniay ile
birlikte atılacak adımların her ne kadar bir süredir gökyüzünde zorlayıcı
transitler yer alsa da, verim, bereket ve şansı da beraberinde getireceğini
düşünüyorum. Mars-Satürn kavuşumu da HIZIMIZI VE ENERJİMİZİ DENGELİ KULLANMAMIZ
GEREKTİĞİNE, KARŞIMIZA ÇIKAN ZORLUKLARA RAĞMEN YILMADAN İLERLEMEK, KAVGA ETMEK
İLE ZAMAN KAYBETMEMEK, GAYRETİMİZİ İŞİMİZE GÜCÜMÜZE ODAKLAMAK İLE ÇOK DAHA İYİ
SONUÇLAR ELDE EDECEĞİMİZE İŞARET EDİYOR OLACAK.
Bireysel haritalarımızda hangi alana denk
geliyor ise o konularda yeni bir ses ve nefes fırsatı yaratacak. Adım atıp yol
alma enerjisi verecektir. Eğer niyetiniz işlerinizi çoğaltmak ise özellikle
yeni ay sonrası dönemi bu konuda bir girişim, tanıtım ve ilan ya da yeni bir
başvuru ile değerlendirebilirsiniz.
Yeniayın hem ülkemiz hem de kişisel olarak
bizlerin yaşamlarında güzelliklere vesile olacak başlangıçlar getirmesini
gönülden dilerim.
26 Ağustos 2014 SALI
Ay gün boyunca BAŞAK BURCUNDA olacak.
Bugün genel olarak detaylara önem veren bu nedenle de detayların oluşturduğu
bütünün farkına varmakta zorlanan bir havamız olacak. Acaba neyi düzelteyim,
neyi tamamlayayım diyen yaklaşımlar hem bizim hem de çevremizdekilerin keyfini
kaçırabilir. Başak enerjisi mükemmeli hedefleyen o nedenle de daha azıyla
yetinmeyen bir enerji. Haliyle var olana şükredebilmeyi de sınırlıyor. “İyi
olmuş ancak daha çok çalışsan daha iyi olabilirdi” dedirten etkileri var. Yani
tatminsiz.
Bugün elinize alacağınız işlerde
detayların gözünüzden kaçmayacağı ve her ne yaparsanız yapın iyi işler
çıkaracağınız belli. Ancak biraz da tadını çıkarsanız hiç fena olmaz. Benim
planım, benim düzenim, benim doğrum diyen “en doğrusunu en iyisini ben bilirim”
diye akıl veren yaklaşımlardan kaçının. Olayları biraz da akışına bırakabilmeyi
deneyin. Herkesin işi, fikri, planı kendine göre doğru. Sizinkini kendilerine
aitmiş gibi benimsemelerini beklemeyin. Israr etmeyin. Kabul etsinler diye
doğruluğunuzu ispatlamaya çalışmayın. Bırakın herkes kendi doğrusunu bulsun.
İspata ihtiyaç duyup duymadığına ve hataların tolore edilebilir olup olmadığına
da kendileri karar versin.
Günün enerjisinde bir de fayda sağlama,
başkalarına yararı dokunacak işler yapma, hizmet sunma, insanların yaşamlarını
daha kolay hale getirme gibi çabalar var. Bu da güzel ancak kullanıma açık bir
tavır olduğunu unutmamak lazım. Rahat insanların işine geleceğini, diğerlerinin
de fazla müdahaleci bulacağını aklınızdan çıkarmayın.
Hesaplamalar, detaylı ve hatasız olsun
diyeceğimiz işler, yazma, el becerisi, raporlama, temizlik, hijyen, sağlık
konulu şeyler, çalışıp tamamlayacağımız rutinler, bitmiş işlerin üzerinden
geçip kusursuzlaştırma işleri için gayet elverişli bir gün olabilir.
Günün ilk yarısı kadın figürleriyle
anlaşmak, destekleşmek, dertleşmek,
derin paylaşımlar yapıp yakınlaşmak için elverişli olacak.
Günün en önemli gökyüzü olayı VENÜS SATÜRN
KARESİ olacak.
Bu transit tüm ilişkilerimizi, özellikle
de özel bağlarımızı ilgilendiren nitelikte. Alınganlıklar, mesafeler açılmasına
neden olan durumlar, halden anlamayan tavırlar söz konusu olabilir.
Bir çeşit uzaklaşma ihtiyacı duyacağımız
belli. Bu ya gerçekten araya mesafeler girmesi ile yaşanabilir ya da yan yana
olmamıza rağmen aramıza örülen görünmeyen duvarlar sayesinde. Ne kadar istesek
de karşımızdakine ulaşmakta zorlanabiliriz.
Her hangi bir davranışa ya da söze yeteri
kadar tolerans gösterememişsek ilişkilerin üzerinden buz gibi rüzgarlar
esebilir. Zaten var olan sorunlar görmezden gelmeye engel olacak şekilde
sarsıcı olaylara vesile olabilir.
Sevdiğimizin daha önceleri bize hoş
görünen tavırlarını eleştirip kusur ararken bulabiliriz kendimizi. Ya da zaten
gözümüze batan hal ve hareketlerine yeter artık diyebiliriz. İlişkilerde
kendimize olan güvenimizi kaybetmiş gibi hissedebiliriz. Engellenmiş olduğumuzu
düşündürtecek olaylar yaşama riskimiz var.
Zaten bir ilişkisi olanlar bu gibi şeyler
yaşayacak. Ya da diğer sosyal ilişkiler mercek altına yatacak ve sorunlar çözüm
beklentisi noktasına gelecek diyebiliriz.
Hayatında özel bir ilişkisi olmayan
kişiler de bunu sorun haline getirebilirler. Ya da konuyu sorgulayıp ben neden
kalıcı ve sağlam bir birlikteliğe sahip değilim sorusuna yanıt arayabilirler.
Yanıt bulmaya gönlü olmayanlar da “zaten bende şans olsa” diyen kurban
psikolojisine yenik düşebilirler ne yazık ki…
HER DURUMDA VENÜS İLE BAĞLANTILI KONULARDA
OLAYA DIŞARIDAN SEYREDEN DEĞİL DE BİZZAT MÜDAHİL OLAN, ELİNİZ TAŞIN ALTINA
KOYAN, GEREKLİLİKLERİ YERİNE GETİREN YAKLAŞIMLAR GEREKECEK.
Eğiliminiz bunun aksi yönde olursa yani
tozları süpürelim de faraşla dışarı atmasak çöpe gitmese de olur, gözümüz
görmesin yeter derseniz gerçek anlamda şifalara ulaşmak da zorlaşacak.
Rahatsız olduğunuz konu her ne ise dile
gelmeli, ama öyle suçlar tarzda değil, “benim penceremden durum böyle görünüyor”
diyen bir tarzda. “Seni de anlamaya çalışıyorum ama netleştiremediğim mevzular
var. Senin pencereden görünen manzara ne ola ki” diye sormak gerekecek.
Her ne kadar zorlayıcı, belki biraz hüzün
verici ya da karşılıklı olarak yıpratıcı da olsa, bu tarz yüzleşme ve temizlik
yapabilme fırsatlarını iyi değerlendirmek gerekiyor. “Sen şöylesin sen
böylesin, ben de böyleyim” gibi yaklaşımların yerini BİZ için ne yapabiliriz, BİZ
kavramını nasıl besleyebiliriz, nasıl daha güzelleştirebiliriz, kökleri nasıl
daha sağlamlaştırabiliriz, buna kimin ne kadar katkısı olmalı, kimden ne kadar
beklenmeli gibi konuları gündeme getirmeye gayret etmeliyiz.
Duru bir şekilde ifade edilmişse
gerçeklerden hiç kimsenin kırılmayacağını ve zarar görmeyeceğini unutmamakta
fayda var. Bu nedenle tavsiyem, bu içinde bulunduğumuz günlerde etkili olacak
bu enerjiyi, yolunuza pürüzlerden kurtulmuş olarak devam etmek adına kullanmanızdır.
Bu etki altındayken özelikle ilişkiler
konusunda kendimize olan güvenimiz biraz azalabilir. Kendimizi fiziksel olarak
da yeteri kadar beğenilmez bulabiliriz. Ancak bu konuda bir girişimde bulunmak
da pek akıllıca olmaz. Doğal yeteneklerimize bağlı olan üretkenliğimizin
azaldığını ve her zamanki kadar güzel işler çıkaramadığımızı düşünebiliriz.
Bu depresif havanın içinde boğulmaktansa
dur bakalım şimdi bu sorunu çözmek için nasıl bir aksiyon almalıyım, yolunda
gitmeyen şeylerde benim üzerime düşen vazife nedir demek gerekliliği doğuyor.
27 Ağustos 2014 ÇARŞAMBA
Günün en can alıcı transiti akşam
saatlerinde kesinleşecek olan VENÜS MARS KARE AÇISI. Venüs zaten dünden Satürn
baskısı altındaydı bugün buna bir de Mars etkisi eklendi. Yani dün çözülmemiş
sorunlar bugün eğer bir sukunet sağlayamamışsak kavga gürültü kıvamına
taşınabilir. Ya da dün arkamızı dönüp yok saymayı tercih ettiğimiz meseleler
varsa bugün onlar mecburen bir şekilde dile gelebilir. Karşılıklı kılıçlar
çekilebilir. Alttan almayan, karşı tarafa mudanası olmayan büyük gönüllü
tavırlar bu elektrikli havayı daha bir kısa devre kıvamına getirebilir. Aman
dikkat. Bu içinde bulunduğumuz günlerin genel bir gerginliği söz konusu ise,
ufacık bir hareket ya da söz, ya da yapılmayan bir şey kıvılcım etkisi
yaratabilir. Bu nedenle önceki günlerde olayın gazını almalı ve de uzlaşmaya
yönelik adımlar atılmalı derim. Eğer atılan bir adım yoksa, dediğim gibi
patlayış etkisi yaratabilir günün gökyüzü. Bu da tabi ki kaş yapayım derken göz
çıkarma etkisi yapacaktır...
27 Ağustos 2014 ÇARŞAMBA
Ay yine BAŞAK BURCUNDA VE SAAT 05:29 DAN
SONRA GÜN BOYUNCA BOŞLUKTA olacak. Yeni bir şeye başlamak, uzun vadeli
kararlara start vermek, kalıcı projelere
adım atmak, akit yapmak için, beraberindeki belirsizlikler nedeniyle pek uygun
olmayabilir günün enerjisi. Ancak yarım işleri toparlamak, genel olarak
temizlik işleriyle uğraşmak, ortalığı derleyip toplamak, dolap ve eşyaları
düzenlemek için elverişli olabilir. Zaten üzerinde emek sarf ettiğiniz hatta
belki de tamamladığınız şeylerdeki son detayların üzerinde geçmek, son
düzeltmeleri yapmak, son halini vermek, elinizdeki işe hız kazandırmak, sağlık
konusunda girişimlerde bulunmak için elverişli bir gün.
Verimlilik istiyoruz. Boşa vakit harcamak
niyetimiz yok. Bu işten, bu ilişkiden, bu çalışmamdan kime ne fayda gelir. Ne
kadar takdir alırım, nasıl daha pratik hale getiririm, ne yapsam da somut
sonuçlar elde etsem diye çalışacak enerjimiz bugün.
Mesai kavramından bağımsız bir enerji bu.
İş bitsin de, eksik bir şey kalmasın da, memnuniyet yaratsın da diyeceğiz… İşin
içinde keyif alayım, eğleneyim, duygusal tatmin elde edeyim gibi şeyler yok.
ERKEN SAATLER hareketli, sohbeti muhabbeti
bol ortamlar, zihinsel olarak yorucu işler, el becerisi gerektiren uğraşlar
için elverişli olacak. Ancak bu saatler kararların biraz duygusallık
içerebileceğini, duygularla düşüncelerin çok içe geçebileceğini bu nedenle de
mantıksal olanlarına ulaşmanın zor olabileceğini söylüyor gökyüzü.
28 Ağustos 2014 PERŞEMBE
SAAT 00:54 DEN SONRA AY YAKLAŞIK 2,5 GÜN
TERAZİ BURCUNDA olacak. Geçtiğimiz iki günün yoğun iş temposu ve verimlilik
telaşının yerini bugün ve yarın çok daha keyif odaklı şeyler, sosyalleşme
çabaları, sanat, estetik konuları ve paylaşımlar, ilişki ve ortaklıklar konuları
alacak. Daha çok iş birliği, daha çok huzur ve daha çok uyum ihtiyacında
olacağız.
Bugün genel olarak mutluluk ve huzur, uyum
sağlayabilme, eşitlik sağlayabilme, el ele hareket etmeyi becerebilme ve de
diğer insanlar ile iyi ilişkiler kurmayı hedeflemekten geçecek. Diğer
insanların ne düşündüğü, ne istediği ve neye ihtiyaç duyduğu gibi konular bizim
için önemli olacak. Tartışmalar, bireysel gayretler ve de hak hukuk arama
meselelerinde her zamankinden çekingen davranma ve uzamasın, aman hır gür çıkmasın,
kimseyle kötü olmayayım diye alttan alma eğilimi dikkat çekecek.
Bu durumu abartmamak, “sen bilirsin, sen
seç, sen nasıl istersen” diyen yaklaşımların yeri geldiğinde gayet de kötüye
kullanılabileceğini aklımızdan çıkarmamak önemli. Denge şart ancak bu olsun
diye terazinin kefelerini tamamen aleyhimize olacak şekilde bozmamak lazım.
Herkese eşit mesafede durmak, adil olabilmek ok. Ancak bunun bazı ek
dengesizlikler yaratabileceğini görmek lazım.
AKŞAM SAATLERİ gayet olumlu bir ruh
halinde olacağız. İnsanlara iyilik yapmak, iyilik istemek, samimiyet yaratmak,
fayda sağlayan insanlarla karşılıklı faydaların hazzına varmak, bilgi ve inanç
konulu çalışmalar yapmak, seyahatler, kalabalıkları bir araya getirecek
eğlenceli sosyal organizasyonlar yapmak, romantik planlar, sanatsal aktiviteler
için gayet elverişli ve günlerin stresini üzerimizden atmaya uygun nitelikte
bir akşam olacak.
Bu transitin fayda alınabilecek etkileri
ise daha çok ruhsal seviyede olacak. Madem gerçeklikten uzaklaşma ve
sınırsızlık hissine ulaşma olacak bunu ruhsal çalışmalar, ibadet, meditasyon,
yoga, nefes çalışması v.b. şeyler için etkin biçimde kullanabiliriz. Eğer
özellikle yazmak, çizmek odaklı bir doğal beceriniz varsa her zamankinden daha
özgün eserler ortaya çıkarma ve akıcı bir yaratıcılıkla buluşma şansınız
olabilir. Dünyevi kaygıların ötesine aşmış bir ruh haline çok daha yakışan
etkiler akacak gökyüzünden…
29 Ağustos 2014 CUMA
SABAH SAATLERİ plan değişiklikleri, son
dakika sürprizleri, rutinden sıkılma ve değişik bir şeyler yapma ya da en
azından her zamanki şeyleri farklı şekilde icra etmek ihtiyacı doğacak.
Yaptığımız şeylerin sıralaması, önceliği, gerekliliği değişebilecek. Hızlı ve
pratik çözümler üretebilmek, nerden çıktı şimdi bu plan değişikliği diye
diretmemek, vardır bunda da bir hayır diyen gözlerle bakabilmek değerli olacak.
Duygusal olarak dengede kalabilmek biraz zor gibi görünüyor. Günün genel
kararsızlık etkisi işleri iyice dara sokabilir.
Bunu istiyorum, ay ama bunu da istiyorum,
sen ne istiyorsun, acaba ben de mi onu istesem gibi değişen bir ruh hali bu.
Huzur bulmakta ve vermekte zorlanan
cinsten yani. Sukuneti sağlamak ve kalıcı nitelikte kararlar vermekten
kaçınalım. Zira verilen kararlar çok fazla düşünülmeden ve hızlıca
verildiğinden sonrasında değişmek durumunda kalabilir.
SAAT 19:00 DAN SONRA AY GÜNÜN GERİ
KALANINDA BOŞLUKTA olacak. Bu saatten sonrası başlangıçlar için pek elverişli
olmamakla birlikte insanlarla bir arada olmak, sohbeti muhabbeti, tatlı dili
bol, eğlenceli sosyal ortamlar yine romantizm yaratmak ve fayda sağlayan, fayda
sağlayacağımız ilişkiler içinde olabilmek, sinema, tiyatro, konser ve içinde
sanatsal bir etki olan organizasyonlar için gayet elverişli bir akşam olacak.
Günün en etkili gökyüzü olayı aslında
Çarşambadan bu yana hissedilen GÜNEŞ-NEPTÜN KARŞITLIK AÇISI OLACAK. BU TRANSİT
ETKİSİ İLE OLABİLECEK DURUMLAR ŞÖYLE:
Kişisel ilişkilerimizde kafa
karışıklıkları, yeteri kadar sağlam olanlarını hissedememe,
Halsizlik ve heves eksikliği,
Belirli hedeflere yönelmekte ve önümüzü
görmekte zorlanma,
Kendi kendinizi kandıracak nitelikte
yanılgılar,
Başkaları tarafından iyi niyetinizin
suiistimal edildiğine şahit olma,
Hayla kırıklıkları ve alınganlıklara müsait
ruh halleri,
Yeterince sağlam durmama, irade ortaya
koyamama ve de kişiliğimizin zayıf yanları, yumuşak karnımız olan noktalarıyla
yüzleşme şansı bulma,
Olumlu tarafları görmekte zorlanma ya da aynı
zamanda risklerin varlığını yok sayıp gerçeklikten uzaklaşma,
İnsanlarla açık ve net iletişim kurmakta
zorlanma,
Özellikle de hayatımızdaki önemli kişi ve
erkek figürlerinden yana istediğimiz ümit ettiğimiz desteği bulamama,
Kandırıldığını hissetme ve belki de
gerçekten aldanma,
İşlerin pek de istediğimiz şekilde ve
hızda ilerlememesi, bizim için önemli sayılacak kişilerin yaptıkları
(madıkları) ya da söyledikleri (medikleri) ile bize hayal kırıklığı yaşatması
riski olabilir.
Var olan ya da yeni ortaya çıkabilecek
sorunlara karşı durabilecek gücümüz yokmuş ve de bu konuda yeteri kadar destek
bulamıyormuşuz gibi bir his oluşabilir.
Bazı şeylerin ne kadar uğraşsak da
belirsiz kalacağı, organize olmakta zorlanacağımız ve karmaşa içinde
kaldığımızı hissedeceğimiz günlerdeyiz. Önemli görüşmeler ve netlik kazanmasını
beklediğimiz işler için olumlu bir etki değil bu maalesef. Biz ne kadar
disiplin ve düzen istesek ve hatta bunun için çabalasak da, bu etki altındayken
olaylar farklı bir akışta yaşanacak. Yani olayları kontrol etmemiz pek mümkün
olmayacak. Kendimize olan güvenimiz de yerinde olmayacak bu etki altında iken.
Eğer bugünlerde birilerine herhangi bir
konuda güvenmişsek yanılma ya da yanlış anlaşılma riskimiz de mevcut. Gereksiz
detaylara dalıp, kendinizi olayların akışına o kadar da bırakmamanızı ve
gücünüzün farkına varıp, güvenmek ile teslimiyet arasındaki ince çizgiyi
aşmamanızı öneririm.
30 Ağustos 2014 CUMARTESİ
Ay saat 11:53 den sonra hafta sonunun
tamamında AKREP BURCUNDA olacak. Genel olarak huzursuz ve gergin olma etkisi
veriyor bu aslında. Mücadeleci bir ruh hali ve de inatlaşma enerjisi
barındırıyor. Kararlılık, azim ve inanç
gerektirecek işler için, sanatsal aktiviteler ve de derin duygusal paylaşımlar
için, ruhsal çalışmalar için elverişli olabilir günün enerjisi.
Gün boyunca duygusal iniş çıkışlara, kriz
niteliğindeki deneyimlere fırsat vermemek, bu açıdan dengeyi koruyabilmek
önemli olacak. İntikam hissi barındıran
ve de karşılığını mutlaka ödeteceğim dedirten tavırlar, kişisel alınganlıklar,
kıskançlık ve öfke gibi kontrol edilmezse zarar verici olabilecek
yaklaşımlardan kaçının diyor günün gökyüzü. Gücümüz ve dayanıklılığımız ise
yerinde olacak. Eğer sezgilerimizi de işin içine katmayı becerebilmişsek
olayları, hatta olmaz gibi görünen olayları bile lehimize çevirme şansımız
olacak.
Akrep burcundaki ayın negatif duyguları
tutan, güçlü görünmek adına açık etmeyip içine atan etkilerinin yorucu olacağını
unutmayıp, hislerimiz adına biraz ifadeci olabilmek önemli.
Akşam saatlerinde ise bu açıdan hızlıca
yol alma şansımız var. Gökyüzü bizi, soyut kavramlar, ruhsal aktiviteler,
sanatsal ve yaratıcılık gerektiren uğraşlar, ilahi temalar ve de negatif enerjimizi
boşaltmamıza yarayacak her türlü aksiyon konusunda destekliyor olacak.
Hafiflemeye hizmet edecek değerli bir akşamdayız. Hele ki bu içinde
bulunduğumuz günlerin stresini yoğun olarak yaşayan kişiler çok daha fazla
fayda alabilirler.
31 Ağustos 2014 PAZAR
Ay gün boyunca yine Akrep burcunda. Bugün
olanları, olacakları, insanların ne düşündüğünü önceden hissetme ve bir miktar
da komplo teorileri üretme ihtimali veren etkiler altındayız. Başkalarının
özeline çok rahat nüfus edebilme ancak kendi özelimiz hakkında fazlasıyla ketum
davranma, her olayın ardında başka bir niyet arama, kuşku ve şüphe tohumlarına
yenik düşme, sözlerden hareketlerden dolayı alınganlık gösterebilme ve sanki
hiiiiç öyle değilmiş gibi davranıp içine atıp kinlenme etkileri veren bir gökyüzü
var bugün de...
Sabah saatleri bize fayda sağlayacağınız
düşündüğümüz kişilerin imkanlarından yeteri kadarını elde edememe ancak bu
arada üzerimizde baskı yaratabilecek belki de otorite konumunda olan kişilerin
el vermesi ile zor bir işin altından kalkma etkisi mevcut. Öyle ya da böyle
başka insanların kaynaklarını kullanabilmek, diğerlerinde olanın bize yar
olmasını istemek biraz gayret, diş tırnak olayı gerektirecek diyebiliriz
Akşamın ilerleyen saatleri hafif kasvetli
bir ruh haline yakın olacağız. Olayların negatifini algılamak kolay olacak bu
nedenle de keyifler biraz kaçacak. Hız isteği baskılanacak. Genel olarak
zorunluluklar nedeniyle isteklerimizi ve zamanı elimizden kaçırıyoruz gibi bir
his gelebilir. İsyan edip daha da vakit kaybedeceğine, sorumluluklarınız yerine
getri ki sonradan başın daha da ağrımasın diyor akşamın gökyüzü.
Tüm hafta boyunca gönlünüzdeki güzellikler
sizinle olsun…
Hayrınıza olana da gönlünüz razı olsun…
Dr.Samiye Özbaş Soysal
Yorumlar
Yorum Gönder