Terazi Burcunda Ay Tutulması...
4 Nisan 2015
Cumartesi günü saat 15:05 de 14 derece Terazi burcunda bir ay tutulması meydana
gelecek. Ay tutulmaları aslında yıl boyunca olan dolunaylardan biri. Ancak etkisi çok daha yoğun ve tetikleyici.
Astrolojik olarak bakacak olursak ay düğümleri ile kavuşum halinde gerçekleşen
dolunaylar olarak bakabiliriz.
Tutulmaların
etkileri hemen görülmeyebiliyor. Her ne
kadar yoğunlukla ilk bir ay içinde etkileri hissedilse de bireysel
haritalarımıza olan etkisinin baskınlığı ile orantılı olacak şekilde yaklaşık 6
ay içinde temas ettiği noktada bazı olayların yaşanmasına vesile olabiliyor.
Özellikle
haritamızda bazı gezegen ve noktalara temasları ile gerçekleşiyorsa belirgin,
değişimler yaratabiliyor.
İŞİN İÇİNDE
AY DÜĞÜMLERİ OLDUĞUNDAN DOĞAL OLARAK KADERSELLİK DE DİKKAT ÇEKİCİ. Açıkçası
eğer bir olay yaşatacaksa o olay tüm yaşamımız için belirgin nitelikte
gerçekleşebiliyor.
Diğer tüm
dolunaylar gibi ay tutulmaları da aslında birer “ektiğini biçme”, “olgun ya da
çürük meyveleri toplama”, “hasat yapma” zamanları. Başlanmış olanın sonuçlarını
görme, bilinmeyenin su yüzüne çıkması, bilinenin dile gelmesi, niyet edilenin
icraata geçmesi gibi temalar tetikleniyor.
Ve yine
diğer tüm dolunaylar gibi çok YOĞUN VE DUYGUSAL OLARAK YIPRATICI ETKİLER doğurabiliyor.
Zira burada tam anlamıyla bir karşıtlık zıtlaşma ve karşı karşıya gelip
diklenme enerjisi hakim. Eril tarafımız ile dişil yanımız, irademiz ile
dürtüsel yanımız, gerçekler ile hayaller, duygular ile mantık karşı karşıya
geliyor.
Eğer
irademizi iyilik, sevgi ve güzellik adına kullanmayı becerememişsek, dolunaylar
ve ay tutulmaları, kontrolsüz tepkiler verdiğimiz ve dengesiz tavırlar
sergilediğimiz bir dönem olabiliyor.
Tutulma
geçen yıl Nisan ayında olduğu gibi bu kez de Terazi burcunda olacak ve Terazi
Koç aksını ilgilendiren konuları gündeme taşıyacak.
PEKİ NEDİR
BU TEMALAR:
İlişkiler, ilişkilerdeki
sınırlar, ben-biz kavramları, evlilikler, ortaklıklar, estetik, güzellik ve
sanatsal konular, adalet, uyum, denge ve uzlaşı içerikli konular. Yani tutulma
ile birlikte tetiklenecek ana konular, görünürde başka biçimde yansımış olsa
bile temelinde bunlar yatıyor olacak.
GÜNEŞ İRADİ
TARAFIMIZI, AY DA DÜRTÜSEL YANIMIZI TEMSİL EDİYOR.
Biri “en
önemli sensin. Hatta en önemli ne demek tek önemli sensin” dedirtecek bizlere.
Diğeri ise bunun çok fazla riskli olduğunu hatırlatacak. Biri “hadi bakalım
mücadele zamanı” diyecek. Diğeri “mücadele etmek yerine yan yana duruversek ne
olur” diyecek. Biri “bu şekilde kazanamazsın” diyecek. Diğeri “kazanmak şart mı”
diye cevap verecek. Biri “senin hedeflerin savaşmaya değer” diyecek. Diğeri “bu
hedefleri görmeyelim de huzurumuz kaçmasın adına geriye çekilelim” diye
ekleyecek.
Yani
kısacası gökyüzündeki gerilimin ana unsurları, bu işbirliği yap ve objektif kal
diyen dürtüler ile bundan uzaklaştıran bireysel hırslar arasındaki çekişmeden
kaynaklanacak.
Hatırlatmakta
fayda var. Ay da Güneş de bu karşıtlık etkilerini öncü oldukları burçlarda
yapacaklar. Yani zıtlaşma teması daha bir kuvvetlendi diyebiliriz.
BURADA MADEM
DİĞER YENİAYLARDAN FARKLI OLARAK BİR AY DÜĞÜMÜ ETKİSİ VAR
O zaman ay
düğümleri ne diyor bizlere tutulma sırasında bir de buna bakalım. Kuzey ay
düğümü 18.2.2014 den bu yana Terazi burcunda seyrediyor. Bu da bize içinde
bulunduğumuz süreçte bize gelecek faydaların bu kaynaktan olacağını işaret
ediyor.
O tarihteki
yazımı tekrar okumak isteyenler için… http://www.astrokarmik.com/yazilar-makaleler/ay-dugumleri-terazi-koc-ekseninde-gercek-sevginin-yolu-aciliyor
Kısaca şöyle
demişim:
“Bu dönem
bize öncelikle barış içinde olmamızı telkin ediyor.
Ancak bunu
sağlayabilecek birincil şeyin de evvela kendi iç huzurumuzu sağlamak olduğunu
söylüyor.
Yani evrene
barış ve huzuru getirmeye çalışırken kendi içimizde bastırılmış öfkemizle kol kola
bu yola çıkmışsak çelişki baştan kendini belli ediyor diyebiliriz.
Burada
alacağımız en önemli derslerden biri, doğru olan şeyler için bir savaş vermemiz
gerektiğini kabul etmek ancak bu savaşı verirken, adil ve objektif kalabilmeyi
becerebilmek olacak.
Savaşçı
ruhumuza sağduyu ve diplomasi katıyor olmamız şart.
Bu dönem
çaktırmadan verilen savaşlar, arkadan verilen mücadeleler, direk muhatap
olmamak adına mış gibi görünmelerden kaçınmak gerekir.
Bu dönem daha
düz net ve dürüst bir iletişim becerisi geliştirmek, öfke kontrol edebilmek
şart olacak.
Sabrı,
uzlaşmayı, dengeyi, iş birliğini, varlığı ve başarıları paylaşmayı öğrenmemiz
gerekecek.
Başlatma ve
ön ayak olma enerjisinin yanı sıra bir olup aynı yolda yürüyebilme ve ortak
hedefler alabilmeyi öğreneceğiz.”
Biz bunlara
yönelmeyelim diye ek test malzemeleri çıkabilir karşımıza. Tam terine yönelelim
diye zemin yaratan bazı durum ve kişilerle yolumuz kesişebilir. Aman dikkat!
Zor ve belki de mücadele gerektiriyor ancak yine de gidiş yönünün bu olduğunu
unutmayalım.
Madem
içimizde bir güç var. Bunu bu uğurda kullanalım. Ana görevi ve bundan gelecek
faydayı unutmayalım. İyi ilişkiler kurmak ve uyumu yaratmak ancak bu uğurda
bireyselliğimizi de tamamen yok saymamak şart.
Dengenin,
terazinin kefelerinin bir tarafa doğru kaymaması önemli. Adil ol ama bunu
kendin dahil herkes için iste. Bir elin nesi var iki elle neler yapılmaz ki
diye de ekliyor.
TUTULMA
HARİTASINDA AY URANÜS İLE KARŞITLIK HALİNDE OLACAK... Yani Güneş Uranüs
kavuşumunda olacak. Bu da bize beklenenin dışında sürprizli, değişim yaratan,
hızlıca oluveren, hazırlıksız yakalanacağımız ve de hızlıca uyum sağlamak
sayesinde altından kalkacağımız bazı olayları işaret ediyor. Yeni olana direnç
gösterme, farklılıklara uyum göster, fark yarat diyor bizlere. Plan yapmak ve
ne derler diye düşünmek yerine at adımını öne doğru diyor. Sürpriz teklifler,
başlangıç ve bitiş kararlarını bolca duyacağız tutulma sonrasındaki günlerde...
Uranüs etkisi ile elektrik, mekanik, teknoloji içerikli konularda gelişme ya da
aksaklıkların, hava, havacılık ve bunlarla bağlantılı olayların
tetiklenebileceği, aynı zamanda protest bir enerjinin gökyüzünden
yansıyacağını, bu tarz isyan ve bağlantılı olayların, anarşik ruhların ön plana
çıkabileceğini düşündürtüyor. Duygusal ve dürtüsel patlayıcı ruh hallerini
gözlemleyeceğiz etrafımızda...
TUTULMA
HARİTASINDA AY VE GÜNEŞ BİR T KARE AÇI KALIBI İÇİNDELER.
Güneş Uranüs
kavuşumunda ve T karenin apeksinde de Plüton var. Velhasıl uzunca süredir pek
çok gökyüzü olayında başrolde olan bu kare açı bir kez daha sahnede bir adım
önde yerini aldı... Ah ne diyelim artık… Değişim diyoruz… Dönüşüm diyoruz… Bir
şeylerin yeniden inşası adına yaşananlar diyoruz… El atılması gereken ve hala
değişmeyen bir şeyler kaldı ise işte size kıymetli bir fırsat daha. http://www.astrokarmik.com/yazilar-makaleler/uranus-pluton-karesi-donusumde-son-tango
TUTULMANIN
YÖNETİCİSİ VENÜS'ÜN DURUMU DESTEK VERİYOR.
Boğa
burcunda yani kendini ifade etmekte zorlanmadığı, yönetici olduğu bir
pozisyonda. Yeniayın Jüpiter destekli olduğunu da düşününce bu güzel yerleşim
bize diyor ki; eğer niyet etmişsen ve sabır göstermişsen, inceldiği yerden
kopmasına müsaade etmemiş, şifalandırmayı, onarmayı hedeflemişsen sevginin gücü
senin yolunu aydınlatacaktır.
Uzlaşabilen
ve esneklik gösterebilenler, bağışlayıcı ve anlayışlı olanlar, sevgiyi ve
ruhsal öncelikleri dikkate alanlar, el ele vermenin bütünün enerjisine
kattıklarını görebilenler kazançlı çıkacak diyor tutulma haritası.
Güç
savaşlarının içinde hatta merkezinde kalanlar, agresyona yenik düşenler, baskı
ve otorite ile zorla güzellikler yaratmaya kalkanlar, saldırgan ve inatçı yaklaşımlar sergileyenler,
düşünmeden harekete geçip, kırıp dökenler, tek başına ve ego merkezli kalmayı
tercih edenlerin ise büyük bir sınavdan geçtiklerinin farkına varmaları
gerekecek.
Her zaman
söylediğim gibi bir şeyi söylemenin ve bir şeye tepki vermenin çok fazla yolu
var. Ve emin olun en etkilisi fiziksel ya da duygusal şiddet değil. Aksine bu
verilmek istenen esas mesajın geri planda kalmasına neden olan bir tarz.
Bir
gerginlik hat safhaya varabilir bu tutulma ile birlikte. Ya da hiç sorun
olmadığını düşündüğünüz bir olay ya da ilişki sizi şaşırtabilir.
TOLERANS,
SABIR VE BUNLARIN KATKILARI BİZE ANAHTAR VAZİFESİ GÖRÜP YENİ FIRSAT KAPILARI
AÇACAK. Olgun ve sağduyulu olmaya, herkesin kendi içinde özel olduğu ancak
birlikteyken daha renkli ve keyifli resmiler verdiğimizi hatırlamaya
ihtiyacımız var.
AY TUTULMASI
ESNASINDA AY ALGORAB SABİT YILDIZI İLE GÜNEŞ DE ALPHERATZ SABİT YILDIZI İLE
KAVUŞUMDA OLACAK.
Algorab
tesirleri; yıkıcılık, kötü niyetlilik, yalan, sevgisizlik ve art niyetlilik ile
başdaştırılıyor Vivian Robson’un kitabına göre. Kayıplar, gecikmeler, kaza ve olaylarla
başa çıkamamaktan kaynaklanan sorunlar da bu sabit yıldız ile birlikte
anılıyor.
Bu
düşünüldüğünde ve zaten devrede olan bir Uranüs Plüton karesi dikkate
alındığında sevimsiz hadiselerin yaşanabileceğini tahmin edebiliyoruz. Ama daha
önce de bahsettiğim gibi bu hadiselerden yüzünün akıyla çıkmak ve sevginin
gücünü ortaya çıkarmak kişisel irademize bağlı olacak. Bu his nasıl da rahatlık
veriyor insana. Aslında kontrolün büyük kısmının elimizde olduğunu
hatırlatıyor. Olanı değiştirme şansımız yoksa bile olana ne şekilde tepki
vereceğimizi seçme hakkını işaret ediyor…
Güneş ile
kavuşum halinde olan Alperatz ise çok daha iyicil etkiler taşıyor. Zaten Uranüs
ile kavuşum halinde olan tutulma için, bağımsızlık, özgürlük, zenginlik ve
keskin bir zekaya işaret eden Alpheratz’ın önemli bir faktör olacağını
düşündürtüyor.
Aktif bir
entellektüellik, hukuksal konularda ve hukuk insanları aracılığıyla gelecek
faydalar, öncülük edenlerin önemli olanı ortaya çıkarması, bilimsel, dini ve filozofik konularda yazı
ve yayınların etkili olması ve bu konuda hareketlilik yaşanması etkisi
yaratıyor. Alternatif olanın, yeni olan fikrin çözümcül olması gibi etkilerinin
yanında riskli kararlar alma, hızlıca bir fikrin peşinde gidip sorgulamadan
kabul etme gibi riskler de barındırıyor.
SABİT
YILDIZLARIN BU ETKİLERİ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULDUĞUNDA,
yeni bakış
açılarının, yeni görüşlerin ve bunların yarattığı hareketin çözüme yol
açacağına, dengenin ve inancın ancak sabırla hareket edilmişse hak ettiği yeri
bulacağına işaret ediyor…
Belki de
doğruluğun, iyiliğin, güzelliğin, sevginin, iyi niyetin ve birlik halinin
parıldayabilmesi için tam tersini içeren bazı hadiselerin karanlığına maruz
kalmamız gerekebilir diyor.
Sürpriz
çıkış yolları, çıkışı gösteren unsurlar
ve kişiler yıkıntıların içinden çıkabilir diyor ayrıca gökyüzü.
AY TUTULMASI
TÜRKİYE CUMHURİYETİ HARİTASI İÇİN ZORLAŞTIRICI UNSURLAR BARINDIRIYOR.
Bir hava
elementi enerjisi ile gerçekleşmesi, dünya astrolojisinde büyük fırtınalara,
rüzgar nedenli görülebilecek tarımsal zararlara, yönetimi ilgilendiren
bölünmelere, uluslararası konularda sıkıntılara, anlaşma ihlallerine
yorumlanabiliyor.
Ülkemiz haritasının
4.evinde gerçekleşiyor ve tutulma haritasındaki bahsettiğim T kare açı kalıbı,
ülkemiz haritasındaki Plüton ile birlikte büyük kare açı kalıbına dönüşüyor.
Yeniden
yapılanma ve bir şeylerin kökten değişimi sürecini yaşadığımız aşikar. Bu
konudaki yorumlarımı zaten daha önce Uranüs-Plüton karesi yazımda paylaşmıştım.
20 Mart tarihindeki Güneş tutulması da aynı aksta gerçekleşmişti. Bu ev vatani konuları, bayrağı ve milli
meseleleri işaret ediyor. Kişisel çıkarları değil de milletçe bir ve bütün olmayı
gerektiren konuları barındırıyor. Madenler,
ormanlar, tarımsal konular, yerküreye ait olaylar bu evin temaları
arasında. Bir de tabi ki hükümet kanadının karşısında olan muhalif güçlerle
ilgili, muhalefet partileriyle ilgili durumları tetikleyebiliyor.
Bir önceki
Güneş tutulması için iktidarı işaret etmiştim. Hemen sonrasında meydana gelen hükümet
içi karşılıklı gelmeleri hep birlikte seyrettik. Bakalım bu kez neler, ne gibi
sürprizler gündeme gelecek.
Ay tutulması
öncü bir burçta olması ülkemiz açısından etkilerinin beklenenden hızlı
görüleceğine işaret ediyor ve aynı zamanda bazı durumlarda yönetim
kademelerindekileri ilgilendiren kişilerin sıkıntılı durumlarına, politik
değişimlere de vesile olabileceğini düşündürtüyor.
Açıkçası
ülkemiz açısından değişim kaçınılmaz. Bir miktar sancılı olduğu kesin ancak
öyle ya da böyle bir şekilde gerçekleşecek.
Ne gibi bir tavır takınıp bu transformasyonu hızlandırabiliriz ve
uyanışı tetikleyebiliriz sorusunun cevabında da Jüpiter desteği dikkat çekecek.
Aydın kesim, bilgi ve tecrübesi, olgunluğu ile itibar sahibi olarak bilinen,
saygın ve sükûnet sağlayabilecek kesimin etkili olacağını işret ediyor.
Sağduyu,
uyum, ve dengede kalabilme, cesarete sevgi, sabır ve zeka katabilme becerisi
ise en doğrusunu bize mutlaka ama mutlaka getirecek.
Geçen yılki
bir yorumumdan alıntı ile yorumlarımı tamamlamak istiyorum.
Tutulmanın
hem ülkemiz hem de bireysel yaşamlarımızda hayırlı olaylara vesile olmasını
gönülden dilerim.
Gönlünüzdeki
güzellikler sizinle olsun…
Hayrınıza
olana da gönlünüz razı olsun…
“Siz
kardeşinizin bir hatalı hareketini gördüğünüzde ya da kendisine zarar
geleceğini fark etmediği noktada, “sen busun ben de buyum” deyip arkanızı dönüp
gider misiniz?
Hiç
sanmıyorum.
O yüzden
lütfen artık birilerini size göre eksik, size göre cahil, size göre fazla, size
göre her hangi bir şey olduğu ya da olmadığı için aşağılamayı, suçlamayı
bırakın...
Bunu
yapmakla arada eğer size göre bir fark varsa o fark giderek açılıyor ve el ele
tutuşamaz hale geliyoruz…
Sizde maddi
ve manevi açıdan daha fazla olduğuna inandığınız ve bundan mahrum olduğunu
düşündüğünüz birileri varsa o zaman onların seviyesini de SİZ yükseltmelisiniz
ki dengeye ulaşalım. Bilgiyse bilgi, fikirse fikir, destekse destek… Tabi bunun
yaşanabilmesi için de gereken şey, birbirimizi dinleyebilmek, bu fark neden ve
nereden geliyor sorusuna cevabı birlikte bulabilmek olacak…
Sabır ve
içsel huzur sayesinde bu ülkeyi gelecekte çok daha huzurlu ve güzel günler
bekliyor olacak diye ümit ediyorum…
Biz ancak
hiç kimseyi çemberin dışında bırakmadığımız noktada bir ve bütün olma şansına
sahip olacağız... “
Dr.Samiye Özbaş Soysal
Yorumlar
Yorum Gönder