AstroKarmik ile 30 Aralık Haftası...

30 Aralık PAZARTESİ günü Ay Yay burcunda olacak. İyimserlik ve yeniliklere açık olmak sayesinde keyifli ve verimli bir gün geçirme şansımız olacak. Özgürce hareket etme isteği duyacağımız o nedenle de manevra kabiliyetimizi daraltan nitelikteki işlerden haz etmeyeceğimizi bir gün ile haftaya ve yılın son günlerine merhaba dedik.

Yolculuklar için, bilgi almak ve gelişmek amaçlı her türlü aktivite için elverişli olacak günün enerjisi. Yeni bakış açılarına yer vermek, herkesi dinleyip görüş almak ancak bize göre doğru olduğuna kanaat getirdiğimiz şekilde davranmak sayesinde iyimser tavrımız da karşılığını bulacak.

Sabah saatlerinde aslında 1-2 gündür etkili olan Güneş-Uranüs kare açısı kesinleşecek. Bu transit bize, gün boyunca, isteğimiz dışında veya beklemediğimiz şekilde ani bir takım değişimlerin olabileceğini söylüyor. Bu açı ilerleyen günlerde de Mars ve Plüton kontaktları vesilesiyle kendini göstermeye devam edecek.

Güneş, kişilik, irade ve otoriteyi temsil ediyor.  Bu durumda, özümüzden taviz vermememizi şart koşacak dönüşümlere karşı hazırlıklı olmakta fayda var... Otorite ve söz sahibi olan kişilerin varlığının ve yaptıklarının sorgulanacağı, baskı gördükçe isyanın artacağı veya tam tersinin tetiklenebileceği etkiler var bu hafta gökyüzünde. 

Günün enerjisinde değişiklik ve fark yaratma arzusu var. Yani her zamankinden farklı bir rutin, her zamankinden farklı kişiler ve her zamankinden farklı ortamlar bizi çekecek. Ve bu uğurda bazı şeyleri bırakmayı, görmemeyi, terk etmeyi tercih edebileceğiz. Özgürleşme arzusu ölçüsüz ve tedbirsiz kararlar vermeye itebilir bizleri.

Sürprizlere, alternatif çıkış yollarına, planlara hazırlıklı olmamız gereken etkiler altındayız. Toleranslı olmak, isyankar bir tavır sergilememek, sırf değişim olsun diye değişmemesi gerekenleri silip atmaya kalkmamak bize fayda sağlayacaktır. Kadın ve erkek figürleri ile otorite konumundaki kişilerle çatışma riski de olduğundan, mümkün olduğunca ılımlı olmamız gerekecek.

Ne hissettiğimiz, ne düşündüğümüz ve ne yöne hareket edeceğimiz konuları soru işareti ancak öyle a da böyle bizi “düşünme-harekete geç” diye dürten sesin sonradan pişman olabileceğimiz hamlelere de davetiye çıkaracağını unutmamak gerekir.

Açıkçası bugün gelen de giden de hızlıca hareket edeceğinden, yeni başlangıçların kalıcılığından, bitişlerin de pişmanlığından endişe duyulabilir. Skandal denilebilecek olayların patlak vermesi ve hazırlıksız yakalanılan krizler de söz konusu olabilir. İlerleyen günlerde de buna benzer ve bu yorumlarıma atıfta bulunan bazı hatırlatmalar yapacağım. Zira gökyüzünün zorlayıcı nitelikteki gezegenleri bu günlerde adeta gökyüzünde dans eder durumdalar…

Saat 13:37 den sonra Ay günün geri kalanında boşlukta olacak. Bu saatler hızlı gelişmelere aday. Elimizdeki işi çabucak bitirmek, yeni durumlara hızlıca adapte olmak ve hızlı hareket etmek sayesinde fırsat yakalama ve eğlence yaratma şansımız olabilir. Cesaret, öz güven gerektiren işler için de bu zaman dilimi uygun olacak. Ancak boşluktaki ay nedeniyle başlangıçlar açısından günün ikinci yarısı pek elverişli olmayacak.

Akşam saatleri duymayı beklediğiniz sözler varsa eğer beklentiniz karşılanabilir. Eski kırgınlık yaratan konuşmaların özrü, gönül alıcı ifadeler için elverişli bir akşam olacak.  Eğer böyle bir ortam söz konusu olmadıysa bile, yani karşınızda birebir muhatap bulamamışsanız bile,  kelimelerin açtığı yaraları içsel olarak onarabilirsiniz. Hangi tarafta durduğunuza bağlı olarak değişir durum.  Eğer kırılan yandaysanız affetmek, can yakan taraftaysanız da merhem olabilmek için şans verin kendinize... Ciddiye alan, gerçeklerden bahseden, sorun varsa da buna dertlenmek yerine “düzeltmek için ne yapabilirim” diye konuya yaklaşan tavırlar fayda sağlayacak.  Yüreklere dokunun, gönülleri alın... Kırgınlıkları ortadan kaldıracak kelimeleri ardı ardına sıralamakta zorlanmayacaksınız bu akşam...

31 Aralık SALI Ay akşam saatlerine kadar Yay burcunda ve boşlukta olacak.  Koşturmaca içinde, pek çok şeyi aynı anda halletmeye çalışan ve mutlu umutlu bir havada olma ihtimalimiz var. Bir yılın sonuna gelmiş olmanın ancak aynı zamanda da yeni bir yıla girecek olmanın heyecanını anlatıyor adeta Ay’ın gökyüzündeki konumu.

Tabi ki biz “pozitif” olanı görmeyi ve yeni bir sayfaya hazırlandığımızı kabul etmeyi becerebilmişsek.  Zira bu ümit veren bir enerji…

Yani ne olduysa oldu, kazanmışsak da kaybedenler kulübünde yerimizi almışsak da sonuçta 1 yılı geride bırakıyoruz bu da demektir ki bembeyaz bir sayfa ve tazelenmiş gönlümüzle yeniliklere kucak açmak, bunun olabilmesi için de bazı şeylere son verip hayatımızda arınma yaratmak iyi gelecek. Gökyüzündeki Ay'ın konumu bize tam da bunları söylüyor. Ancak bunun yanı sıra bir kaç uyarıyı da hak eden bir yıl kapanışı yapıyoruz.

Bugün gökyüzünde Mars ve Plüton kare açısı, Merkür- Plüton kavuşumu ve bu ikilinin Mars ile kare açısı kesinleşecek. Dünden zaten Güneş-Uranüs karesi malumunuz.

Gökyüzünde aslında Merkür-Plüton ve Güneşin, Uranüs ve Mars ile oluşturduğu bir T kare var yeni yıla giriş haritasında. Ay da yeniaydan önceki fazında yani balsamik yani yeni ve başlatan bir enerjiyi barındırmadığı konumda. Yani tam bir bitirme enerjisi içinde… Geçen hafta kesinleşen Mars-Uranüs karşıtlığı da halen etkisini bu karışıma kokteyl etkisi yapıyor.

·         Öfkenin, isyanın ve gemileri yakan dürtüsel tepkilerin yorucu etkileri söz konusu bu transitlerin etkisiyle.
·         Ego çatışmaları, güç savaşları, haklı haksız mücadeleleri, uzak durmamız, eğer içine çekilmişsek de aklı selim şekilde yönetmemiz gereken durumlar olacak.
·         Bu açılar etkisi ile birlikte bu içinde bulunduğumuz günlerde dürtüsel tepkilerden, ani verilmiş kararlardan, anlamadan dinlemeden varılan yargılardan olabildiğinde kaçınmamız şart.
·         Bütünüyle baktığımızda da fiziksel olarak zarar görebileceğimiz risklerin de her zamankinde yüksek olduğunu, agresyon ve kazaların bu açıdan önlem  alınması gereken şeyler olduğunu söylemek gerekir.

Siz kontrollü ve sağduyulu olmaya gayret etseniz bile etrafınızda veya girdiğiniz ortamlarda kavgacı tiplerin suları bulandırmaya çalıştığına şahit olabilirsiniz. En basitinden kasa sırası tartışmaları ve trafikte diklenmelere, uç noktada da zarar veren ve gören tepkiler ve kaza sakarlık ihtimalleri söz konusu olabilir.

“Öfkeyle kalkan zararla oturur” sözünü yazın bir kağıda duvarınıza yapıştırın ya da okul dönemindeki kopyalar misali avucunuzun içine yazın da bütün gün kendini hatırlatsın derim. Bir de “acele işe şeytan karışır” sözü var ki onu da pek severim. Onu da hatırlatayım dedim bugünler için. Haa bir de “keskin sirke küpüne zarar” var.

Yani durum budurL

Bu içinde bulunduğumuz günlerde illegal olabilecek, aleyhimize sonradan kullanılabilecek işlere hiç kalkışmamak, kurallara uymak ve sorumlulukları yerine getirmek önemli.

Düşünmek, tartmak, ölçmek, biçmek ve analiz etmek, dinlemek, anlamaya çalışmak, sabretmek, hoş görmek, anlayış sergilemek ve inancını zedelememek gereği fazla olacak.

Takıntı haline getirilmiş istekler, düşünceler başımızı dara sokabilir. Can yakan, intikam alan ve haykıran bir konuşma tarzı ilişkilerimizde onulmaz yaralar açabilir. Kıskançlık, aşırı sahiplenici ve ya benimsin a toprağın tarzı yaklaşımlar “eee düş artık yakamdan” diyen isyanları doğurabilir.

Fikirleri ve emelleri karşısındakine zorla kabul ettirme çabasının yanında, buna karşılık ikna edilebilir kişilerin azlığı yorucu olabilir. “Bir köprüde karşılaşmış inatçı iki keçi” şarkısındaki garibim keçilerin akıbetini de mutlaka ders edinmek lazım bu günlerde kendimize...

Bu yorucu etkiler zaten var olan sorunları su yüzüne çıkarma ve temizleme fırsatı yaratabilir. Tabi eğer biz buna cesaret etmişsek… Sallantı da olanı kestirip attırabilen radikal kararlar aldırabilen ve düşüncesizce hareket ettirebilen dinamolar devrede olacak. Kısa devrelere fırsat vermemek için hatları kontrol etmek ve gerekli tamiratı yapmak şart.

Bir de hatırlamamız gereken çok önemli bir nokta var ki o da şudur. Bu hayatı tek başına yaşamıyoruz. Herkesin kendi merkezi var. Herkes o merkezden kumanda ediyor kendi hayatını. Eğer alan ihlaline kalkışırsak işte o zaman şenlik başlıyor! “Mutlak benim istediğim olacak, sen de bunu kabul edeceksin, senin isteklerin beni ilgilendirmez” diyen tavırlardan bütünün hayrına bir şeyler çıkması mümkün değil ne yazık ki... Ortak paydaları yönetiyor olmamız çoook önemli...

Saat 20:02 den sonra Ay Oğlak burcuna geçecek ve 2014' e girişimiz Oğlak burcu etkisi altında olacak.

Yeni yıla giriş sırasındaki gezegenlerin konumu mücadeleli bir yıla gireceğimizi gösteriyor. Ay'ın gece saatlerindeki yerleşimi de bize bunu gösteriyor aslında. Hırs, başarı, verimli sonuçlar ve kazanımlar elde etme arzumuz baskın olacak. Ancak 1 Ocakta gerçekleşecek yeniay öncesinde 2014e geçişin bize verdiği en önemli mesajlardan biri şu ki: “Eğer yeni bir enerji, ve maddi manevi bol kazanç sağlayacağımız bir sürece adım atmak istiyorsak bazı fazlalıklarımızdan kurtulmamız, gereksiz sorumluluklarımızdan arınmamız gerekecek. Yani yeniye yer açabilmek için biraz alan ferahlatmak şart.”

Evren boşlukları sevmez doldurur. 

Neyin gereksiz olduğunu neye artık ihtiyacımız olmadığını, neyin bize yük geldiğini fark edebilmemiz gerektiğini ve ağırlıklarımızdan kurtulmakla birlikte taze olan enerjiyi hayatımıza çekebileceğimizi söylüyor gökyüzü.

Ancak bunları yaparken hayatınızdaki temel taşları yerinden oynatmamak ve varlığı size varlık katanları silkelememek önemli olacak.  Lost dizisini seyretmiş olanlarınız bilir. Orada bir paralel evrenler temalı bölüm vardı. Adam paralellik içinde kaybolmuş durumda. Ona gerçekleri hatırlatan tek şey ise bir "sabit"... Sevdiğini ve sevdasını ancak böyle hatırlıyor... O sayede bu sıkışmışlığın içinden kurtuluyor.

İşte gerçek hayatta da bazen kendimizi gerçekten kaybedecek şekilde bireyselliğimizin, yargılarımızın, hırsımızın içinde kaybolabiliyoruz. Bu dönemlerde de neyin temel unsur neyin yan unsur olduğunu atlayabiliyoruz. Gitse de olur deyiveriyoruz gitmemesi gerekene, kaybetsem de olur diyoruz bizim için önemi baki olana...

Arınmaların elzem olduğu ve bunu yaparken de bir miktar yıpranma ve yıpratmaların söz konusu olabileceği etkilerle giriş yapıyoruz yeni yıla... Sabitlerinizin yüreğinizden zihninizden çıkmamasını gönülden dilerim...

Yılı kapatırken ben şu duayı edeceğim… Sizler de belki bana eşlik etmek istersiniz…

Gelişimimde ve farkındalığımın şekillenmesinde bana katkı sağlayan ya da sağlamayan ve artık ihtiyacım olmayan tüm eski anlaşmalarımı, duygu ve düşünce kalıplarımı, bağlarımı, serbest bırakıyorum. Yeni ve beni geliştirecek olana, ruhumun ihtiyaç duyduğuna da kollarımı açıyorum.”

Mutlu umutlu ve büyüten bir yıl olması dileğiyle yeni yılınız kutlu olsun…

1 Ocak ÇARŞAMBA Yılın ilk günü Ay Oğlak burcunda olacak. Çok fazla eğlenceye takılmamanın, görevleri yerine getirip sorumluluklara sahip çıkmanın bize fayda sağlayacağı ve işlerimizi toparlamamız gereken bir enerjiyle yıla başlıyoruz. Şöyle biraz keyfini çıkaralım demeyi istesek de şartlar buna pek fırsat tanımayabilir. Özellikle öğleden önceki saatler için yapılan planların sonradan şaşması söz konusu olabilir.

Ani değişiklikler sonrasında alternatif planlara kolayca adapte olma becerisi şart.

Hız ve telaş zarar verici hareketler olacak. Duygusal gel gitlerden ve fevri tepkilerden de kaçınmakta fayda var.  Özellikle otorite kaynaklı olanları her iki taraf için de kontrolsüz tepkilere sebep olabilirmiş gibi görünüyor.

Saat 13:14 de 10 derece 57 dakika Oğlak burcunda bir yeniay meydana gelecek. 2013 ‘ü Balsamik ile kapattık, 2014 e de yeniay ile merhaba diyoruz. Yeni yılın ilk yeniayı, 2014 teki beklentilerimiz için niyetlerimizi ortaya koymamızı sağlayacak. Bu yıl elde etmek istediğimiz şeylerin tohumunu attıracak bizlere.

Hepimizin hayatında bazı alanlarda yeni enerjiler aktive olacak. Oğlak burcunda gerçekleşiyor olması genel olarak, iş ve meslek konusunda yeniliklere işaret edebilir. Niyetimize kararlılığı da ekleyerek hareket edip başarıya götürecek önemli bir itici güç olabilir bizler için.

Yeniay ile birlikte bazı sorumluluklarımız artabilir. Geleceğe vaatlerde bulunan ve istikrarlı çalışma gerektiren, nihayetinde bizi maddi ve manevi anlamda büyütecek, güçlendirecek plan ve projelere adım atmak için yüksek ve zorlayıcı bir enerjisi var yeniayın.

Oğlak burcunda bir gezegen kümeleşmesi yani stelyum mevcut. Ay'ın yeniay sonrası ilk açısı Plüton ile.  Ve yeniay gökyüzündeki Mars-Uranüs karşıtlığının apeksinde gerçekleşiyor. Gökyüzünde Güneş-Plüton kavuşumu mevcut…

Geçen haftadan bu yana aslında bahsi geçen, gergin, sağı solu belli olmayan, sağ gösterip soldan hamle yapan enerjiler yeniay haritasına da yansımış durumda.

Denge sağlamak, tedbirli olmak, alternatifleri düşünmek ve iyice düşünmeden harekete geçmemek önemli olacak. Uzun vadede kazançlı çıkayım diyorsak işin içinde biraz da sabır olması gerekiyor. Öncü burçların karşılıklı diklenen bu etkisi şartları zorlama, öne atılma ve olmayacak işler için bile yok cevabını kabul etmeme etkisi barındırıyor.

Rekabetçi ve her ne pahasına olursa olsun finiş çizgisini önce göğüslemeyi arzulayan bir istek ve hırs hali mevcut yeniayda. İstekleri zorla da olsa kabul ettirme, karşı çıkanı ezip geçme, baskıcı bir tutum sergileme ve tüm istekler ışık hızıyla yerine gelsin diye ümit etme eğilimi belirgin olacak.

Oğlak burcu aynı zamanda resmi bakam ve kurumları, otorite figürlerini de temsil ediyor. Bu da bize yeniay ile birlikte bazı yeni yapılanmalara şahitlik edebileceğimizi gösteriyor aslında. Güneş-Plüton kavuşumu da buna eşlik edecek olan bir güç savaşları temasını canlandırıyor.

Yönetim kademesindekilerin değişimi, yeni görev ve sorumlulukların dağılımı için zorlayan ve istesen de istemesen de bu böyle olacak kardeşim diyen bir enerji var havada. Statü kaygılı radikal adımlar gelebilir. İş amaçlı uzun vadeli planların ilk adımı atılabilir. Yeni iş birlikleri ve beraberlikler başlayabilir.

Olmazsa olmaz denilen temel taşların yerinden oynaması, asla çözülmez ve dağılmaz denilen yapıların dağılması, kalıpların kırılması, düzenin yeniden kurulmak adına önce bir baştan aşağıya silkelenmesi etkisi yaratabilir bu dizilim.

Aslında güç noktasının değişimi, yeni cevherlerin ortaya çıkışı ve belki de hayatımızdaki yönetsel unsurların konum ve yer değiştirmesi ile bağdaştırılabilir.

Çok zorlayıcı etkilerden bahsediyoruz burada aslında. “Ah ne güzel yenilikler gelmiş hayatımıza” diye güle oynaya karşılanan filizlerden bahsetmiyorum. Zorla olanlarından, gönülsüz başlayanlarından, aslında bizi yoracağını bildiklerimizden, aman olmasın daha iyi dediğimiz şeylerden bahsediyorum.

Bir nevi testten geçmek gibi bir şey. Aslında bir başlangıç yapmayı istiyorsunuz ve bunun için yeterli olduğunuzu da biliyorsunuz ancak bir türlü cesaret edememişseniz işte bu yeniay içinizdeki gücü ortaya çıkarma fırsatı sunabilir. Siz yapamamışsanız bile birileri kalkıp sizi omuzlarınızdan sarsarak “kendine gel yapabilirsin” diye öne itebilir. Veya “vazgeç inadından artık bak burada seni yepyeni bir yol bekliyor” diye aklınızı başınıza getirebilir. İhtimal çok.

Yenden doğuşlar, revizyonlar, transformasyonlar ihtimal dahilinde.

Bireysel bazda tırtıl kelebek sancısına, toplumsal bazda da karşılıklı gelmeler ve iyiliğe doğru giderken fikir birliği yapmakta zorlanma ve can yakma senaryolarına şahitlik edebiliriz. Direnmek yerine olması gereken oluyor diye olaylara bakabilmek önemli.

Önemli girişimler ve özellikle de imza ile bağlanan ortaklıklar için her ne kadar yeniay hemen harekete geç diyen bir itici güç olsa da tekrar tekrar düşünmekte fayda olabilir. Bu konudaki uyarılarımı Venüs ve Jüpiter retrosu ile ilgili yazılarımda belirtmiştim. Kaçıran ya da tekrar hatırlamak isteyenler için linklerini ekliyorum.
https://www.facebook.com/permalink.php?story_fbid=439352712857611&id=286053354854215
http://astrokarmik.blogspot.com/2013/11/jupiter-yengecte-ve-retro-icsel-bir.html

Gökyüzünün bolluk ve şans veren her iki gezegeni de retro konumundalar unutmamak da fayda var…

Genel olarak biz bu yeniay ile sağlam projeler ve bizi özellikle mesleki anlamda daha ileriye taşıyacak olan şeylere niyet edelim... Ya da sizin için daha ileriye gitmek ne anlama geliyorsa ona yönelik koyun niyetlerinizi bu yeni ayla birlikte…

Hepimizin hayatında güzel dönüşümler yaratan bir yeniayın gerçekleşmesini gönülden dilerim.

Öğleden sonra haber trafiği yoğunlaşacak ve hareketli saatler bizi bekliyor olacak. Önemli gelişmeler, beklenen ve de hiç beklenmeyen haberler birbirine karışacak adeta. Herkes kendini ifade etme ve doğru anlaşılma telaşında bir ağızdan konuşmaya başlayacak. Önemli yazışma ve görüşmelerde kendimizi ifade etme şansı bulabiliriz. Resmi yazışmalar gündeme gelebilir. Ciddi meselelerin konuşulduğu bol sohbet ortamlarda kalabiliriz.

Akşam saatleri abartılı riskler ve ölçüsüz samimiyetler, düşünülmemiş tepkilere gebe yineL Elimize her açıdan pek çok fırsatın geçeceği ancak bunları kullanmakta biraz hoyrat kalabileceğimiz bir akşamdayız.  Bizi aşan işlere girişmemek, nasıl olsa ile başlayan ve rehavete telkin eden cümlelere rağbet etmemek önemli. Yeme konusunda da ölçüyü kaçırabiliriz, ilişkilerdeki iç içe geçen diyaloglarda da…

2 Ocak PERŞEMBE günü Ay akşam saatlerine kadar Oğlak burcunda olacak. Ciddiyet, sorumluluk gerektiren şeyler, resmi kurumlarla alakalı işler ve mesleki girişimler açısından elverişli bir gün. Gün boyunca hem elimize aldığımız işlerde hem de ilişkilerimizde üzerimize düşeni yapıyor olmamız, gereken özeni göstermemiz, ihtimaller ve riskler konusunda tedbirli davranmamız lehimize olacak.

Sabahın erken saatleri bu ve benzeri konularda özellikle vurgulu. Evde yapılması gerekenleri tamamlamadan dışarı çıkma, iş için yapılacak hazırlıkları aksatma, verilmiş sözleri tut, erken kalkman gerekiyorsa bir 10 dakika daha uyusam bir şeycikler olmaz deme, aranacakları ara, alınacakları al, bir görüşmen varsa hazırlıklı git, saate riayet et ve karşındakilere onlara verdiğin değeri göster diyor gökyüzü.

Saat 13:12den sonra Ay akşam saatlerine kadar boşlukta olacak. Bu saatler sosyal amaçlı iş ya da özel nitelikli görüşmeler için de uygun, ikili ilişkiler için de… Uyum, denge ve özen enerjisi hissedilecek. Bu zaman dilimi başlangıçlar ve kalıcı kararlar için elverişli olmasa da her türlü uzlaşma için gayet elverişli.

Sevgiyi ifade etmek, gönlümüzden geçeni ikna edici biçimde sunmak açısından da güzel... Tek handikap, çok ciddi ve resmi ortamlarda gereken kadarını yaratamamak olabilir. İçinizden sonsuz bir samimiyet taşsa bile durumunuz, konumunuz ve meseleniz neyi gerektiriyorsa ona göre davranmak gerekliliği var. Aksi takdirde ciddiyetsiz olarak algılanabilirsiniz özellikle de resmi bir başvuru aşamasındaysanız.

Saat 19:04 den sonra Ay yaklaşık 2,5 gün için Kova burcuna geçecek. İyimser, açık ve iletişim isteğinde olacağız akşam saatlerinde. Dostlarla bir araya gelmek, yeni dostlar edinmek için güzel bir akşam.

3 Ocak CUMA günü Ay Kova burcunda olacak. Mantıklı hareket etmek, objektif olabilmek ve ilişkileri geliştirmek sayesinde verimli bir gün geçirme şansımız olacak. Yeniliklere açık olmak ve zihnimizi üretmek adına serbest bırakmak da fayda sağlayacak şeyler olacak. Bugün tek başına yapılan işler ya da kazanılan başarılardan ziyade el birliği ile elde dilenleri daha bir kıymetli olacak. Ya da biz bunu tercih etmesek bile mecbur kalıp grup çalışmalarının içinde bulacağız kendimizi. Bilimsel, teknik konularla ilgilenmek, yaratıcı işler ve fikirler üretmek için elverişli bir gün.

Bugün gökyüzünde Güneş ile Mars kare açısı ve Merkür-Jüpiter karşıt açısı kesinleşecek. Yine hareketli, heyecanlı ve güzellikleri kadar riskleri de ön plana çıkabilecek nitelikte bir gündeyiz.

Hem insanlarla iş birliği yapmak zorunda kalıp hem de bunu yaparken kişilik çatışmalarına girebileceğimize işaret ediyor günün transitleri. Etrafta her şeye liderlik etmeye çalışan, ben yürüyorum arkamdan gelin diyen tipler çoğalabilir. “Ben daha etkiliyim”, “yok efendim ben daha yetkiliyim” gölge oyunlarına şahit olabiliriz. Herkese de bir çeşit kendini ve yarattıklarının diğerlerine ispatlama ve üstünlüğünü kabul ettirme telaşı olacak adeta. Direncin ve sorgulayan tavırların agresyon yaratabileceği, düzgünce ikan etmek yerine zorla kabul ettirmeye çalışan tavırların tercih edileceği yüksek voltajlı bir etki altındayız.

Enerjimiz yüksek olacak bu etkiler altındayken. Bu kesin. Ancak bu yüksek enerjiyi hayra da sarf edebiliriz tersine de. Sadece bireysel hayrımızı düşünmeye teşvik edecek şekilde bir rekabet ortamının içinde bulabiliriz kendimizi. Ancak bu enerjiyi sadece bütünün hayrına olacak şekilde harcamışsak bize de yar olacak. Aksi takdirde dünyevi kazanç ve haklıyım, güçlüyüm, öndeyim, liderim, daha iyiyim, daha çok hak ediyorum savaşının dünyevi bir kazananı olsa bile ruhsal olarak huzuru bulmakta zorlanacağız.

Eğer bugün bu açıdan gergin, huzursuz ve agresyon eğilimli olarak hissederseniz mutlaka bu fazla ve negatif enerjiyi boşaltacak bir yöntem yaratın kendinize. Günün en azından bir kısmında sportif faaliyetlerde bulunmak ya da fiziksel efor gerektiren işlere ağırlık vermek iyi gelebilir. Tabi ki bunları yaparken de aşırıya kaçmamak ve bedenimizi zorlamamak önemli. Fiziksel olarak kaza ve sakarlık riskimizin olduğunu, trafik de de dikkatli seyretmemiz gerektiğini unutmamakta fayda var.

Karşınıza çıkabilecek ve laftan anlamayan, büyük harflerle ve yüksek sesle konuşanlara aynı tarz ile karşılık vermemek de durumu sizin lehinize ya da belki de karşınızdakinin anlayışını sizinkine benzeyecek şekilde çevirebilir.

Masa başı işler ve uzlaşma gerektiren meseleler için pek uygun değil günün enerjisi. Rekabet edecek, dalaşacak birilerine ihtiyaç var. Biri bir laf etse de cevabını yapıştırsam, bir hareket yapsa da karşılığını versem, görürsünüz siz, ben diyorsam öyledir, benim dediğim gibi olacak, ben daha önce geldim, ben daha önce düşündüm, ben daha önce hareket ettim diye mızmızlanan ve aranan tavırlara rağbet etmeyin.

Enerjisi fazlanızı aktaracak bir aktivite seçmeniz önemli. Yani bu kontrolsüz enerjiyi olumluya dönüştürmek ancak sizin elinizde… Cesaret, özgüven ve kararlılık yerinde olacak sonuçta. Sadece hedef ve hamle seçimi ile bu enerjiyi iyiliğe çevirme şansınız var. Şiddetli rüzgar gibi... Esip savurabilir de elektrik de üretebilir. Tercih sizin.

Burada dengeyi kurma çabası içindeyken ihtiyaç duyacağımız en önemli araç olan kelimeleri nasıl kullanacağız peki. İşte orada da biraz sorun var ne yazık ki. Günün en önemli risklerinde biri de bu… İletişim sırasında karşımızdakine tepeden bakan tavırlar takınma durumu. Bilginizden ve ağzınızdan çıkan laflardan sonuna kadar eminseniz yine de o kadar büyük sorun yok. Ancak bugün ne yazık ki biraz da büyük lokmalar eşliğinde edilen büyük laflar söz konusu olabilirmiş gibi görünüyor. Tabiri caizse bir “sidik yarışı” durumu söz konusuydu zaten.

Bir de Merkür-Jüpiter karşıtlığından dolayı kelimeler aracılığıyla “var mı artıran” moduna geçtik.  Büyük laflar etme, tutamayacağımız sözler verme, vaatlerde bulunma riskine dikkat derim.  Durumları, planları, işleri değerlendirirken gerçeklikten uzaklaşacak biçimde aşırı iyimser olabiliriz. Önyargılar ve dinlemeden anlamadan verilen kararlar sonradan bizi yorabilir.  Ticari girişimler açısından da ölçüp biçilmeyen hiç bir riski almayın derim.  Yeni yeni fırsatları karşınıza getirecektir ancak fizibilite yapmadan bodoslama dalma isteği de uyandıracaktır. Detayları görememe, sadece olumlu taraflara bakma kar kadar zarar da açabilir başımıza. Konuşmak ve harekete geçmek kadar dinlemek ve analiz etmek, düşünmek de önemli gün boyunca. 

Gün boyunca başlayacağınız işler, eğer tüm risklerin farkına varmış ve tedbirinizi almışsanız hızlı ilerleme kapasitesine sahip olacaktır.

Hem fiziksel hem de duygusal açıdan trafiği yoğun hareketli bir gün olacak. Akşam saatlerinde kendinizi adeta savaştan çıkmış ama hala yılmamış hissedebilirsiniz. Biraz dinlence fena olmaz…

4 Ocak CUMARTESİ günü de Ay Kova burcunda ve saat 03:47den sonra akşam saatlerine kadar boşlukta olacak. Dostlarla bir araya gelmek, arkadaş toplantıları tertiplemek, grup çalışmalarına katılmak için uygun bir gün. Davetler alabilirsiniz. İnsanları bir amaç uğruna bir araya getiren meseleler ön planda olacak. Doğrunun yanında yer almak, haklı olana hakkını teslim etmek ve doğru bildiğini korkusuzca dile getirmek de günün diğer etkileri olacak. Özgürlük ve kalabalıkların içinde bile olsak bireysel olan bir alan yaratmamız önemli olacak.

Günün ilk yarısı zorunluluk nedeniyle yapılan işler, gidilmesi gereken alınması gereken verilmesi gereken şeyler ile geçmeye aday. Yani özellikle sabah saatleri bu açıdan biraz yorucu olabilir. Ertelenmemiş, planlara uyulmuş, vaatler yerine gelmiş ve sorumluluklar bilinmişse sorun yok. Ancak bu gerekenler yığını ne yazık ki genel bir isteksizlik hali oluşturabilir. Kısıtlanmış ve asıl yapmak istediklerini yapamadığı için engellenmiş olma hali can sıkıcı olabilir. İnatlaşmak ya da direnmek yerine üzerine düşeni yap diyor bu sabahın transitleri. Bir de bu saatler kalıcı adımlar atmak ve uzun vadeli olsun diye niyet ettiğini işlere girişmek biraz yorucu olabilir. Engellere prosedürlere takılma, yeteri kadar hızlı ilerleyememe, sonuç almakta gecikme riski olduğunu bilin özellikle erken saatlerdeki girişimlerinizin.

Saat 18:59 dan sonra Ay Balık burcuna geçecek. Huzur ve sevgi ihtiyacı duyacağımız bir akşam bizi bekliyor. Sanatsal aktiviteler, romantik planlar ve sevginin ifade edildiği her türlü şey için elverişli olabilir. Gecenin ilerleyen saatleri salıverme, bağışlama çalışmaları, ruhsal aktiviteler, dua, meditasyon gibi çalışmalar ve sanatsal yaratıcılık için elverişli olacak. Rüyalar açısından da aktif bir gece bizi bekliyor. Rehber rüyalara açın kapınızı…

5 Ocak PAZAR günü Ay gün boyunca Balık burcunda olacak. Sevgi ve duygusallık temasının ağır basacağı, sezgisel ve hassas olacağımız bir tatil günü bizi bekliyor. Hassasiyet konusu özellikle öğleden önce biraz abartılı hale gelebilirmiş gibi görünüyor. Ufacık bir şeyden alınganlık gösterme ve küsüp kenara çekilme eğilimi gösterebiliriz. Kişisel algılamalar yerine hoşgörü ve kırılganlığın yerine sevgi koyabilmişsek süper ancak sanki biraz fazla dürtüsel ve duygusal tepkiler verebilme riskimiz olacak gibi. Bu nedenle özellikle de mantık ve objektiflik gerektiren kararlardan uzak durmakta fayda olabilir.

Özveri ihtiyacı da fazla… Yani biraz da karşılık beklemeden yapılacak işlere yönelmemiz gerekecek bugün içinde.

Öğlen saatlerinde özellikle duygusal anlamda aradığımız desteği bulabilir durumda olacağız. Size güç veren kişilerle iş birliği yapmak, derin ve belki de anlayış birlik sağlayacak paylaşımlar yapmak için elverişli olacak. Kadın figürlerinden yana destekleşme ihtimali daha yüksek olabilir.

Bilinmeyeni araştırmak, görünmeyeni açığa çıkarmak, sezgileri aktif biçimde kullanmak adına da verimli saatlerde olacağız.

Akşam saatleri hem özel hem de sosyal ilişkiler açısından çok keyifli geçecek. Romantik planlar, sanatsal faaliyetler, bilgi, tecrübe ve yaratıcılık gerektiren işler açısından kullanabilirsiniz haftanın bu son akşamını. Özel görüşme, teklif ve yakınlaşma gayretleri de olumlu sonuç verebilir. Uyum, uzlaşma ve fikir birliği sağlama şansımızın her zamankinden yüksek olduğu saatlerde olacağız. Haftanın tüm yorucu etkilerini bir kenara itip ruhumuzu dinginleştirecek güzel etkiler yansıyor gökyüzünden. Eğlence de var, huzur da... Keyfiniz bol olsun

Ancak gün boyunca etkili olan Güneş-Jüpiter karşıt açısı gece saatlerinde kesinleşecek ve aslında bu 2-3 gün içinde yoğun olarak hissedilecek. Olumlu etkileri; var olan potansiyeli, becerileri ortaya çıkarması, meziyetlerimizin üzerine büyüteç tutması, yapabileceklerimize ait inancımızı perçinlemesi... Girişimci ruhumuz canlanabilir. Bilgi ve tecrübemizi işe yarar biçimde kullanma cesareti bulabiliriz. Ancak bunun yanında olası riskleri de şöyle:  Kendimizi ve yetilerimizi dev aynasında görme, diğerlerini de küçümseme, aşırılıklara kaçma, risk kelimesini dağarcığımızda bulamama, her şeye pembe gözlüklerle bakıp gerçekliğin rengini algılayamama... Bu transit lafını sözünü bilmeme ve boyundan büyük işlere kalkışma da verebilir. Egosal tutumlardan zarar görebileceğimizi unutmamak gerekir.

Yani “oh oh keyfim pek yerinde diyerek havalanıp” ayağımızı yerden kesebiliriz. Olumsuzda eriyip kaybolmamak olumlu olanında gözümüzü bürümesine izin vermemek, açıkçası terazinin kantarını iki tarafa da kaçırmamak günün en önemli anahtarı olacak. Eğlencesi bol, huzuru baki bir akşam olmasını dilerim.

Tüm hafta boyunca gönlünüzdeki güzellikler sizinle olsun…
Hayrınıza olana da gönlünüz razı olsun…

Samiye Özbaş Soysal

 

Yorumlar

Popüler Yayınlar